Dildâr ne demek Osmanlıca?
İsim. Kalbi kontrolü altında tutan. Sevgili, sevgili.
Lacerem Osmanlıca ne demek?
(ﻻ ﺟﺮﻡ) sıf. (Ar. olumsuzluk eki lā ve cerem ‘ayrılmak, kopmak’ ve lā-cerem ‘ayrılması mümkün olmayan’) Şüphesiz, apaçık: Dosta ulaşan lâcerem durur ve düşer / Aşık hem sermest hem hammar olmalı (Yûnus Emre). Anını takdir edemedim sevgilim (Hoca Mes’ud).
Osmanlıca dülger ne demek?
Bugün genç nesil tarafından pek bilinmeyen marangoz kelimesi: Dülger. Kelime Farsça kökenlidir ve odun anlamına gelen “durûd” ve işçi anlamına gelen “ger” kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Marangoz, Durûdger’den gelen marangoz.
Dilaver ne demek Osmanlıca?
Dilaver ismi ne anlama geliyor ve özellikleri nelerdir? Dilaver, Farsça kökenli bir isimdir, “dil” kelimesi “kalp, yürek” anlamına gelir ve “aver” kelimesi “sahip, özel kişi” anlamına gelir. Bu nedenle, Dilaver “cesur, yiğit” veya “yürekli adam” anlamına gelir.
Sol Didar ne demek?
(ﺩﻟﺪﺍﺭ) i. (Farsça dil “kalp” ve dār “sahip ve malik” ve dil-dār) Kalbini kendine bağlayan sevgili: Dildâr’a / Bülbülem shol gulzâra’ya / Seni sevmeyen nar’a / Yanmasına izin ver, ey Allah’ın Resulü (sevgili Yunus).
Dildâde ne demek?
Dildade ismi TDK’da gönül veren, gönül veren kişi anlamına gelmektedir.
Mevad ne demek?
Her şeyin özü ve esası.
Resail Osmanlıca ne demek?
Risâle (risâlet, çoğulu resâil), sözlükte “göndermek” anlamına gelen irsâl kelimesinin bir ismi olup “sözlü veya yazılı bir mesajın iletilmesi” anlamında “mesaj” anlamına gelmektedir.
Lebriz ne demek Osmanlıca?
(ﻟﺒﺮﻳﺰ) sıf. (per. leb “dudak, kenar” ve riz “pullar” ve leb-riz “kenardan atmak”) Taşacak kadar dolmuştu, ağzına kadar doluydu: Daha önce ne olduğunu veya ne olduğunu bilmiyorum / Lebrîz’di, neyin doldurduğunu bilmiyorum (Şeyh Gālib). Uzun süre elinde tutsun (Muallim Nâci).
Dölger ne demek?
Marangozluk mesleği ahşap inşaatında uzmanlaşmıştır. Geleneksel Türk ahşap ev yapımında ustaydılar. Betonarme inşaatın yaygınlaşmasıyla marangozluk mesleğine olan ilgi azaldı. Bugün bile bu meslek, sadece birkaç kişinin elinde kalan “marangoz” ustalarıyla devam etmektedir.
Dehen Osmanlıca ne demek?
dehen – İngilizce sözlük. Farsça ve Orta Farsçadaki dahan دهان ordahan دهن “ağız” kelimesinden türetilmiş bir kelimedir.
Dügah ne demek Osmanlıca?
Dügâh, klasik Türk müziğinde bileşik bir makamdır. Saba bestesine Şedaraban makamından veya Yegah perdesindeki Nev-Eser kulübesinden bazı sesler eklenmesiyle oluşur. Durak tonu makama adını da verir: Dügah.
Varidat Osmanlıca ne demek?
Tasavvuf terimi olarak Varid, kulun kendi isteği veya kendi katkısı olmadan kalbine giren bir anlam anlamına gelir. Tanrı’dan gelen ilhama Tanrı’nın meyvesi denir ve bilgiden (şeriattan) gelen ilhama bilgi armağanı denir.
Dehr Osmanlıca ne demek?
Dehr kelimesinin Osmanlı Türkçesinde birçok anlamı vardır. Ebedi zaman anlamına gelir. Ayrıca bin yıllık zaman anlamına gelir. Dönem, zaman, çağ, dünya, dünyanın başlangıcından sonuna kadar olan zaman anlamlarına gelir.
Bedi Osmanlıca ne demek?
Bedi’ kelimesinin sözlük anlamı, “örnek ve örnek olmaksızın bir şey icat eden, örnek ve örnek olmaksızın yaratılan” demektir. Nitekim bedî’, Kur’an-ı Kerim’in “O, göklerin ve yerin yegâne yaratıcısıdır” (Bakara 2/117) ayetinde bu anlamı dile getirmektedir.
Dildade ne demek dini?
“Aşık olmak” ifadesi halk arasında “aşık olmak” anlamında kullanılır. Bir kişiye yakın olan ve onunla ilgilenen kişilere Asik, Divane ve Dildade denir.
Farsça dar ne demek?
Farsça ve Orta Farsça dār veya dar دار “1. “Ağaç, 2. Haç, çapraz, idam ağacı” kelimesinden türemiştir. Bu kelime Avesta’daki dāru – “ağaç” kelimesiyle ilişkilidir.
Didar Osmanlıca ne demek?
Didar, genellikle yüz ve yüz ifadesiyle ifade edilen bir kelimedir. Antik çağlarda bu kelime yüz güzelliği ve yüzdeki ışık olarak da tanımlanabilirdi. Günlük yaşamın bir parçası olmasa da birçok farklı eserde ve yazılı kaynakta sıklıkla bulunur.
Osmanlıda Serdar ne demek?
Serdar (Osmanlı Türkçesi; سردار “Sardar”dan) Osmanlı İmparatorluğu’nda bir askeri rütbe ve Karadağ ve Sırbistan’da soylu bir sınıftı. Serdarlar çoğunlukla Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde görev yaparlardı. Ülkenin güvenliğinden sorumluydular. Örneğin Barbaros’un babası Yakup Ağa, Yenice’den gelir.